50 yaşın üzerindeki şahıslara 5 senede bir kolonoskopi yaptırmaları önerilirken, erken teşhis ve doğru cerrahi müdahale sayesinde hastaların hayat süresi uzamaktadır. sütun ka-nserinin teşhisi ve hastalıktan korunma usulleri hakkında bilgi verdi. 50 yaşından sonra tehlike artıyor Her yaşta görülebilen kalın bağırsak ka-nserine, 50 yaşın üzerindeki insanlarda daha sık rastlanmaktadır. Birinci derece yakınlarında anne, baba, kardeş kalın bağırsak kan-seri olan, aile fertlerinde polipozis hastalığı bulunan, yumurtalık ve rahim ka-nseri olan bayanlar ile 10 seneyi aşan vakit ülseratif koliti olan hastalar sütun ka-nseri açısından yüksek tehlikeli grupta yer almaktadır. Kronik sindirim sistemi rahatsızlığı olan şahıslara ve ailesinde sütun ka-nseri olanlara kolonoskopi usulüyle polip taraması önerilmektedir. K-anser oluşmadan bir dizi temkinin alınması da sütun kans-erinin önlenmesinde tesirlidir. Yüksek oranda lif, düşük oranda yağ kapsayan gıdaların harcanması kalın barsak kan-serini önlemede tesirlidir. Kolonoskopi ile erken teşhis mümkün Sütun kan-seri, sindirim sisteminde ehemmiyetli bir misyonu olan 1,5 metre uzunluğundaki kalın bağırsağı ve kalın bağırsağın son kısmı olan rektumu etkilemektedir. Sütun kan-seri kalın bağırsak içerisinde gelişmiş polip tabanında oluşmaktadır. Bağırsağın iç yapısında oluşan şişkinlik gelişerek ‘polip’ denilen yapıyı ortaya çıkarmaktadır. Bazı poliplerin adenomatöz polipler kans-er ile olan ilişkisi net olarak ispatlanmıştır. Bağırsak ka-nserlerinin % 90’dan aşırısı polip tabanında büyür ve ka-nserleşmesi için takribî 8-10 sene kadar bir vakit geçer. Başlangıçta iyi mizaçlı olan bu lezyonlar doku bozukluğu zaman içinde başkalaşıma uğrar ve kan-sere neden olur. İyi mizaçlı polipler kolonoskopi sayesinde tespit edilebilmektedir
Bağırsağın iç yüzeyinin ince uzun bükülebilir bir kamera desteğiyle araştırılmasına kolonoskopi denilmektedir. Aynı anda yapılabilen polipektomi ismi verilen harekâtla da bu polipler çıkarılarak kalın barsak kan-seri daha büyümeden tedbir alınmaktadır. Kalın bağırsak kan-serini önlemede kolonoskopiyle poliplerin tanımlanması ve çıkarılması hayati ehemmiyet taşımaktadır. Kumpaslı egzersiz kan-ser tehlikesini azaltıyor Çağımızın meseleleri arasında yer alan obezite ve beslenme alışkanlığındaki kumpassızlık özellikle sütun kan-serinin sebepleri arasında sayılmaktadır. Yapılan araştırmalarda kumpaslı egzersizin sütun k-anseri tehlikesini eksilttiği tespit edilmiştir. Haftada en az 3 gün yapılan egzersiz, sütun kans-erine karşı alınabilecek en iyi tedbirdir. Sigara kullanımı ve fazla içki tüketime de kalın bağırsak kan-seri tehlikesini artırmaktadır. Yapılan araştırmalarda kalsiyum, D vitamini ve magnezyum desteklerinin de kalın barsak gelişimi tehlikesini eksilttiği ortaya konulmuştur. Az kırmızı et ve daha çok balık harcamak, kumpaslı olarak hububat, fasulye, meyve ve özellikle yeşil yapraklı sebze yemek, kalsiyum açısından zengin süt, yoğurt ya da peynir harcamak ehemmiyetlidir. Yemeklerde fazla yağ ya da akışkan yağ kullanmaktan sakınılmalı, şayet kullanılıyorsa zeytin yağ seçim edilmelidir. Doymamış rastgele bir nebatsal yağ ayçiçek yağı gibi; domuz yağı ya da tereyağı gibi hayvansal yağlardan çok daha iyidir. Belirtiler fark edilirse uzmana başvurulmalı Kolonoskopi ve değişik teklifler bireylerin rastgele bir şikayeti olmadan alması gereken ihtiyatlardır. Ancak dışkıda kan görülmesi veya dışkılama alışkanlığındaki farklılık sütun ka-nseri açısından yeterli kuşkular arasındadır. Bu tip şikayetleri olan hastalarda zaman geçirilmeden sütun ka-nserinin olup olmadığı incelenmelidir. Özellikle yüksek tehlikeli gruptakilerin kumpaslı olarak tetkik olmaları ve şahsa özel olarak tanımlanan kolonoskopi takipleri sütun k-anseri ile gayrette son derece ehemmiyetlidir. NOT: DOKTOR TAVSİYESİ DEĞİLDİR. BİLGİ AMAÇLIDIR.